At yarışlarında asla bahse girmedim.
- I never bet on horse races.
Kayak yarışlarında rekabet ederiz.
- We compete in ski races.
Cidden benimle yarışmak istiyor musun?
- Do you seriously want to race me?
Atom bombaları insan ırkı için bir tehlikedir.
- Atomic bombs are a danger to the human race.
Amerika'da yaşayan birçok farklı ırklarda insanlar vardır.
- There are people of many different races living in America.
Bazı ünlü yabancı koşucular o yarışa girdi.
- Some famous foreign runners entered that race.
Yarıştan önce koşucular ısınmak zorundadır.
- Before the race, the runners have to warm up.
Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz.
- Don't race the car. We want to make it go as far as possible.
Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
- One hundred and fifty people entered the marathon race.
İnsan ırkı bile bir gün soyu tükenmiş olacak.
- Even the human race will become extinct one day.
İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
- Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.
Hiç bir at yarışı görmeye gittin mi?
- Have you ever gone to see a horse race?
O dürbünüyle at yarışı izledi.
- He watched the horse race with his binoculars.
O, kayak yarışlarında mücadele ediyor.
- He competes in ski races.
Fadıl'ın hayatını kurtarmak için zamana karşı bir yarıştı.
- It was a race against the clock to save Fadil's life.
Tom'un hayatta büyük bir tutkusu bir yarış arabası sürücüsü olmaktı.
- Tom's one big ambition in life was to become a race car driver.
İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
- Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.
She's hooning up and down Huon Road, she often drag races on that street.
Race was a significant issue during apartheid in South Africa.
Her heart was racing as she peered into the dimly lit room.
The Native Americans colonized the New World in several waves from Asia, and thus they are part of the same Mongoloid race.
Recent developments in artificial intelligence has brought about a new race of robots that can perform household chores without supervision.
... As our history of the world in two hours races towards a close, ...
... one can easily imagine the atmosphere the prevailed during games chariot races ...