Fakir, çok az şeye sahip olan değildir fakat çok isteyendir.
- Poor is not the one who has too little, but the one who wants too much.
Fakir olmayı zengin olmaya tercih ederim.
- I prefer being poor to being rich.
O, yoksul olduğu için mutludur.
- Poor as he is, he is happy.
O, yoksul insanlar için pek çok şey yaptı.
- He has done many things for poor people.
Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır.
- Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.
Verimsiz bir pirinç hasadı başımızı belaya sokacaktır.
- A poor rice harvest will get us into real trouble.
Yoksul bir adamın oğlu olan Dan, bir üniversite eğitiminin hayalini kuruyordu.
- Dan, the son of a poor man, dreamed of a university education.