Bana geçmiş günlerimi hatırlatmaksızın bu kitabı hiç okumadım.
- I never read this book without being reminded of my old days.
2.30'da randevun olduğunu sana hatırlatmak istiyorum.
- I want to remind you that you have a 2:30 appointment.
Bu şarkı her zaman benim çocukluğumu anımsatıyor.
- That song always reminds me of my childhood.
Bana birini anımsatıyorsunuz.
- You remind me of somebody.