present participle of blaze

listen to the pronunciation of present participle of blaze
Английский Язык - Турецкий язык

Определение present participle of blaze в Английский Язык Турецкий язык словарь

blazing
{s} alevlenmiş
blazing
gün gibi ortada
blazing
{i} alevlenme
blazing
aşikâr
blazing
cayır cayır yanan
blazing
alevlen
blazing
Alev alev, alevli, ateşli
blazing
{s} yanan

İnsanlar yanan geminin içinde çığlık atıyordu ve onları kurtarabilmemizin hiç bir yolu yoktu. - People were screaming inside the blazing ship, and there was no way we could get to them to rescue them.

Mucize eseri olarak, tüm yolcular üç dakikadan daha az süre içinde yanan uçaktan ayrılmayı başardı. - Miraculously, all the passengers managed to leave the blazing plane in less than three minutes.

blazing
açık/parlayarak yanan
blazing
yay/parla
blazing
{s} çarpıcı
blazing
{s} belirgin
blazing
{s} keskin
blazing
{s} bariz
Английский Язык - Английский Язык
blazing
present participle of blaze

    Расстановка переносов

    pres·ent par·ti·ci·ple of Blaze

    Произношение

Избранное