Tom sınav için iyi hazırlandı.
- Tom was well prepared for the exam.
O, çok kısa bir sürede yemeği hazırladı.
- She prepared the meal in a very short time.
Hazırlanmış olsan iyi olur.
- You'd better be prepared.
Her önceden iyi hazırlanmış.
- Everything was prepared well in advance.
Tom hazırlanmak istiyor.
- Tom wants to be prepared.
Tom hazırlanmak istedi.
- Tom wanted to be prepared.
Toplantı için dikkatlice hazırlandı.
- He prepared carefully for the meeting.
Biz bir saldırı için hazırlandık.
- We prepared for an attack.
Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.
- Tom prepared dinner by himself.
O, çok kısa bir sürede yemeği hazırladı.
- She prepared the meal in a very short time.
Tom onun için hazırlıklı değildi.
- Tom hadn't been prepared for that.
Her zaman en kötü için hazırlıklı olmalıyız.
- We must always be prepared for the worst.
Hazırlamak için biraz daha zamana ihtiyacım var.
- I need a little more time to prepare.
Listeyi hazırlamak için zamana ihtiyacımız var.
- We need time to prepare the list.
Bu sınava hazırlanmak en az 10 saatimi alacaktır.
- It will take me no less than 10 hours to prepare for the exam.
Konuşmaya hazırlanmak için çok az zamanım vardı.
- I had little time to prepare the speech.
En kötüsü için hazırlanmalısın.
- You should prepare for the worst.
Konuşmasını çok dikkatlice hazırladı.
- He prepared his speech very carefully.
Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var.
- I need a little more time to prepare.
Onun için hazırlık yapmak zorundayız.
- We have to prepare for that.
Onu yapmak için hazır değilim.
- I'm not prepared to do that.
Şimdi onu yapmak için hazırım.
- I'm prepared to do that now.
Biz hareket etmek için hazırlanmak zorundayız.
- We've got to be prepared to act.
Sami risk almak için hazırlanmak zorundaydı.
- Sami had to be prepared to take risks.
Sanırım biz iyi hazırlanmıştık.
- I think we were well-prepared.
The journalist interviewed an eye-witness who was not prepared to disclose his identity.
The colonists, many of them gentlemen ill-prepared to be settlers, achieved failure at almost everything they tried.
We prepared the spacecraft for takeoff.
The country was ill-prepared for war.
... you are going to be prepared to be successful. ...
... rewarded those who were prepared to do new things in new ways. You saw progress in ...