possessing similar or identical qualities

listen to the pronunciation of possessing similar or identical qualities
Английский Язык - Турецкий язык

Определение possessing similar or identical qualities в Английский Язык Турецкий язык словарь

in common
(deyim) ortak nokta

Hiç ortak noktamız yok. - We have nothing at all in common.

Çok fazla ortak noktamız var. - We have so much in common.

in common
aleni olarak
in common
ortak

Tom ve Mary'nin ortak bir şeyi yok. - Tom and Mary have nothing in common.

İki başbakanın ortak hiçbir şeyi yoktu. - The two premiers had nothing in common.

in common
müşterek

Matematikçiler buna Fransızlarla müştereken sahiptir: onlara her ne söylemeye çalışıyorsan, onlar onu alır ve onu kendi tarzlarıyla çevirir ve onu tamamen farklı bir şeye çevirirler. - Mathematicians have this in common with the French: whatever you're trying to say to them, they take it and translate it in their own way and turn it around into something completely different.

Tom ve Mary'nin müştereken şaşırtıcı bir şeyi var. - Tom and Mary have something surprising in common.

in common
birlikte
in common
benzer

Bizim ortak çok şeyimiz var: hobiler, öğretim durumu, ve benzeri. - We have many things in common: hobbies, educational background, and so on.

in common
müştereken

Tom ve Mary'nin müştereken şaşırtıcı bir şeyi var. - Tom and Mary have something surprising in common.

Buna müştereken sahibiz. - We have that in common.

in common
ortaklaşa
Английский Язык - Английский Язык
in common

The closest affinities of the Jubulaceae are with the Lejeuneaceae. The two families share in common: (a) elaters usually 1-spiral, trumpet-shaped and fixed to the capsule valves, distally.

possessing similar or identical qualities

    Расстановка переносов

    possessing si·mi·lar or i·den·ti·cal qualities

    Турецкое произношение

    pızesîng sîmılır ır aydentîkıl kwälıtiz

    Произношение

    /pəˈzesəɴɢ ˈsəmələr ər īˈdentəkəl ˈkwälətēz/ /pəˈzɛsɪŋ ˈsɪməlɜr ɜr aɪˈdɛntɪkəl ˈkwɑːlətiːz/
Избранное