He had lost all political power.
- O bütün politik gücünü kaybetti.
Later, those from many other countries flocked to the United States because they were attracted by reports of great economic opportunities and religious and political freedom.
- Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler.
Someone made a threat to kill that politician.
- Birisi o politikacıyı öldürmekle tehdit etti.
I am trying to understand the politics of my country.
- Ülkemin politikasını anlamayı deniyorum.