pile up; fill full

listen to the pronunciation of pile up; fill full
Английский Язык - Турецкий язык

Определение pile up; fill full в Английский Язык Турецкий язык словарь

heap
yığın

O eski gazete yığınından kurtulun. - Get rid of that heap of old newspapers.

Tom'un gübre yığını o kadar çok ısındı ki o kendiliğinden yaktı. - Tom's compost heap got so hot that it spontaneously combusted.

heap
{f} tepeleme doldurmak
heap
ağzına kadar doldurmak
heap
yığınak
heap
yığıntı
heap
külçe
heap
kümelemek
heap
{i} küme
heap
kalak
heap
yığmak
heap
(isim) yığın, küme, öbek, bir sürü, bir yığın, döküntü, hurda yığını
heap
(fiil) tepeleme doldurmak, ağzına kabar doldurmak, yüklemek
heap
çok miktar
heap
{i} bir yığın
heap
{i} hurda yığını
heap
{f} yüklemek
heap
{f} (hediye/hakaret) yağdırmak
Английский Язык - Английский Язык
{f} heap
pile up; fill full
Избранное