O meseleye karıştırılmak istemiyorum.
- I don't want to be involved in that matter.
Meselenin önemini ona iyice anlatmalısın.
- You must bring home to him the importance of the matter.
Lütfen gelecek toplantıda maddeyi öne sür.
- Please bring the matter forward at the next meeting.
Madde katı, sıvı veya gaz olarak bulunabilir.
- Matter can exist as a solid, liquid, or gas.
Bu kesinlikle özel bir mesele.
- This is strictly a private matter.
Tom konu hakkında Mary ile özel görüştü.
- Tom spoke to Mary in private about the matter.