pflanzen angebaut

listen to the pronunciation of pflanzen angebaut
Английский Язык - Турецкий язык

Определение pflanzen angebaut в Английский Язык Турецкий язык словарь

grown
büyümüş

O, adeta, büyümüş bir bebek. - He is, as it were, a grown up baby.

Tom evin etrafında büyümüş olan pek çok yabani otları görebiliyor. - Tom can see the many weeds that had grown up around the house.

cultivated plants
(Tarım) kültür bitkileri
grown
{s} olmuş
grown
yetişkin

Çocuk bir yetişkine benziyordu. - The boy looked like a grown-up.

O çocuk sanki bir yetişkin gibi konuşuyor. - That boy talks as if he were a grown up.

grown
{f} yetiştir

Çay geniş ölçüde Hindistan'da yetiştirilir. - Tea is widely grown in India.

Küba'da çok şeker kamışı yetiştirilir. - A lot of sugar cane is grown in Cuba.

grown
grownups yetişkinler
grown
f., bak. grow. s. yetişkin
grown
grownup yetişkin kimse
grown
grow ol/büyüt/büyü
grown
büyümüş grownup büyümüş
grown
yetişmiş
grown
{s} olgun

Kardeşin yaşına göre çok olgun. - Your brother's awfully grown-up for his age.

Bizim çocuklarımız olgun. - Our children are grown.

Немецкий Язык - Английский Язык
grown
cultivated plants