İngilizler becerikli bir millettirler.
- The English are a practical people.
Çinliler cana yakın bir millettir.
- The Chinese are a friendly people.
Bir ankete göre, insanların beşte üçü uluslararası konulara ilgisiz.
- According to a survey, three in five people today are indifferent to foreign affairs.
Yahudiler Tanrı tarafından seçilmiş bir ulustur.
- Jews are a people chosen by God.
Seyahat, insanları bilgili yapar.
- Traveling makes people knowledgeable.
Silahlar insanları öldürmez. İnsanlar insanları öldürür.
- Guns don't kill people. People kill people.
Dünyada bazı insanlar, açlıktan çeker.
- Some people in the world suffer from hunger.
Dünya aptal insanlarla dolu.
- The world is full of dumb people.
Kalabalık bir insan grubu toplandı.
- A large crowd of people gathered.
Yarış, bir milyona yakın bir kalabalık tarafından izlendi.
- The race was watched by a crowd of nearly a quarter of a million people.
Romatoid artrit belirtileri olan kişiler, ne yedikleri konusunda çok dikkatli olmalılar.
- People with rheumatoid arthritis symptoms should be careful about what they eat.
Tom ünlü kişilerin taklitlerini yapar.
- Tom does impersonations of famous people.
Yanan arabalar, ölen insanlar vardı ve kimse onlara yardımcı olamadı.
- There were cars burning, people dying, and nobody could help them.
Biz hiç kimsenin kendi kısa vadeli kazançları için Amerikan halkından yararlanmadıklarından emin olacağız.
- We're gonna make sure that no one is taking advantage of the American people for their own short-term gain.
Sadece birkaç kişi beni anladı.
- Only a few people understood me.
Konserde çok fazla kişi vardı.
- There were too many people at the concert.
In many places blind persons sell lottery tickets.
- An vielen Orten verkaufen blinde Personen Lotterielose.
There were fifteen persons injured in the accident.
- Es wurden fünfzehn Personen bei dem Unfall verletzt.