He tucked the napkin under his chin.
- O, peçeteyi çenesinin altına sıkıştırdı.
Could I have a napkin, please?
- Bir peçete alabilir miyim, lütfen?
Take some napkins with you.
- Yanınıza birkaç peçete alın.
The napkins are chlorine-free.
- Peçeteler klorsuzdur.