Küçük çocuklar taşınmaktan hoşlanırlar.
- Small children like to be carried.
Ama onsuz devam ettik.
- But we carried on without him.
Ona karşı güçlü itirazlara rağmen onlar plana devam ettiler.
- They carried on with the plan in spite of strong objections to it.
O, o alışkanlığı mezarına kadar taşıdı.
- She carried that habit to her grave.
Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.
- What is learned in the cradle is carried to the tomb.