overtime period

listen to the pronunciation of overtime period
Английский Язык - Турецкий язык
mesai saati
Fazla mesai süresi
basketball
{i} basketbol

Basketbol oynamayı severim. - I like to play basketball.

O, basketbolda iyidir. - He is good at basketball.

basketball
{i} basket

Biz spor salonunda basketbol oynadık. - We played basketball in the gym.

O, basketbolda iyidir. - He is good at basketball.

basketball
{i} basketbol, sepettopu
basketball
{i} basket topu

Tom basket topunu parmağında fırıl fırıl çevirdi. - Tom twirled the basketball on his finger.

Tom basket topunu çok iyi süremez. - Tom can't dribble a basketball very well.

basketball
{i} basketbol topu

Sen bir basketbol topunu senin parmak ucunda döndürebilir misin? - Can you spin a basketball on your fingertip?

Английский Язык - Английский Язык
a period of overtime play to resolve a tie; e g basketball
basketball
a period of overtime play to resolve a tie; e
overtime period

    Расстановка переносов

    o·ver·time pe·ri·od

    Турецкое произношение

    ōvırtaym pîriıd

    Произношение

    /ˈōvərˌtīm ˈpərēəd/ /ˈoʊvɜrˌtaɪm ˈpɪriːəd/
Избранное