Yapabileceğiniz ne olursa olsun, sonuç hâlâ aynı olacaktır.
- Regardless what you may do, the outcome will still be the same.
O, savurgan olmanın olumsuz sonuçlarını anladı.
- He understood the negative outcomes of being wasteful.
Pazarlığının sonucunu uygun bir şekilde gözden geçirmelisin.
- You must appropriately review the outcome of your bargain.
Seçimin sonucu neydi?
- What was the outcome of the election?
Araştırmamız bu tür sonuçların bu yaş grubunda daha yaygın hale gelmekte olduğunu göstermektedir.
- Our research indicates that such outcomes are becoming more common in this age group.
O, savurgan olmanın olumsuz sonuçlarını anladı.
- He understood the negative outcomes of being wasteful.
The outcomes of this course are outlined in your syllabus.
Three is a possible outcome of tossing a six-sided die.
A quality automobile is the outcome of the work of skilled engineers and thousands of workers.
... I think this is an excellent outcome. ...
... So we think that's an OK outcome. ...