Tom doesn't have a mean bone in his body.
- Tom bedeninde ortalama bir kemiğe sahip değil.
She earns on average ten pounds a week.
- O, bir haftada ortalama 10 pound kazanır.
She reads on average three or four books a week.
- O, haftada ortalama üç ya da dört kitap okur.
During one session of the Duma, the lower house of the Russian parliament, an average of eight laws are adopted.
- Rus parlamentosunun alt kanadı olan Dumanın bir oturumunda ortalama sekiz kanun kabul edilir.
I study English two hours a day on an average.
- Günde ortalama iki saat İngilizce çalışıyorum.
On an average, I go to the movies twice a month.
- Ortalama olarak ayda iki kez sinemaya giderim.
The Astronomical Unit (AU) is defined as the average distance between the Earth and the Sun. It is approximately 150 million km (93 million miles).
- Astronomik Birim Dünya ve Güneş arasındaki ortalama mesafe olarak tanımlanır.Bu yaklaşık 150 milyon kilometredir.