Çocuk çubuklarla yemeğe çalıştı.
- The boy tried eating with chopsticks.
Bay Parker çubuklarla yemeğe çalıştı.
- Mr. Parker tried eating with chopsticks.
Pirinç pilavı Japonya'da genellikle çubukla yenir.
- Rice is usually eaten with chopsticks in Japan.
Pirinç pilavını genellikle çubuklarla yerim.
- I usually eat rice with chopsticks.
Çatal ve yemek çubuklarını kullananlar sık sık çatal ve yemek çubuğu kullanmayanların medeniyetsiz olduklarını düşünürler.
- Those who use forks or chopsticks often think people who don't are uncivilized.
O yemek çubuğuyla nasıl yiyeceğini bilir.
- He knows how to eat with chopsticks.
Bütün Dünya üç tip insana bölünmüştür-parmak-kullananlar, çubuk- kullananlar, ve çatal-kullananlar.
- All the world is divided into three types of people - finger-users, chopstick-users, and fork-users.
Lucy yemek çubuklarını kullanamaz.
- Lucy can't use chopsticks.
Tek kullanımlık yemek çubuklarını kullanma yerine yemek yemek ve daha sonra yıkamak için plastik yemek çubuklarını kullanmak en iyisi.
- It is best to use plastic chopsticks to eat and wash later, instead of using disposable chopsticks.
Biz bıçak ve çatal yerine yemek çubuklarını kullanırız.
- We use chopsticks in place of knives and forks.
En eski Çin yemek çubuklarından bazıları Milattan Önce 1200 yılına kadar uzanmaktadır.
- Some of the oldest Chinese chopsticks date from 1200 B.C.