Özür dilemek istiyorum.
- I wish to say a word of apology.
Sana iyi şans dilemek için geldim.
- I came to wish you good luck.
Tanrı ile konuşma arzusu saçmadır. İdrak edemediğimiz birisiyle konuşamayız.
- The wish to talk to God is absurd. We cannot talk to one we cannot comprehend.
Anne babasının arzusunun aksine şarkıcı oldu.
- He became a singer against his parents wishes.
Umarım dileklerin gerçekleşecektir.
- I hope your wishes will come true.
Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.
- It's an American tradition to make a wish on your birthday.
Onun isteklerinin aksine o onu yakarak kül etti.
- She cremated him against his wishes.
Babanızın çabuk iyileşmesi için isteklerim.
- My wishes for your father's rapid recovery.
O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi.
- She wished she had been born twenty years earlier.
Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.
- Everybody wished he had been elected governor.
Hanako'nun Taro ile evlenmek istemediği açıktı.
- It was clear that Hanako did not wish to marry Taro.
Romalılar, imparatorluğun çöküşünü istemedi, ama oldu.
- Romans did not wish for the fall of their empire, but it happened.
Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir.
- Jane wishes she could see sumo in England.
Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir.
- Ken wishes to brush up his English.