one who receives impressions, a diseased person

listen to the pronunciation of one who receives impressions, a diseased person
Английский Язык - Турецкий язык

Определение one who receives impressions, a diseased person в Английский Язык Турецкий язык словарь

patient
hasta

Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler. - Some doctors say something to please their patients.

Kanser hastaları sıklıkla bulantı nöbetlerini azaltmakla uğraşmak zorundadır. - Cancer patients often have to deal with debilitating bouts of nausea.

patient
{s} sabırlı

O çok düşünceli ve sabırlı. - She is very thoughtful and patient.

Sabırlı olduğu için onu seviyorum. - I love her because she is patient.

patient
{s} dayanıklı
patient
{s} hoşgörülü
patient
tahammülle
patient
tedavi altında bulunan hasta
patient
mütehammil
patient
{i} ayırt edemeyen kimse (hukuk)
patient
patientlysabırla
patient
(Askeri) HASTA VEYA YARALI: Tıbbi/dişsel bakım veya tedavi gerektiren hasta, sakat veya yaralı şahıs
Английский Язык - Английский Язык
{n} patient
one who receives
recipient
one who receives impressions, a diseased person

    Расстановка переносов

    one who receives impressions, a dis·eased per·son

    Произношение

Избранное