Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

oldu !

listen to the pronunciation of oldu !
Турецкий язык - Английский Язык

Определение oldu ! в Турецкий язык Английский Язык словарь

oldu
deal

Oldu (tamam, anlaştık) hadi hemen işe koyulalım - Deal, let's get down to work.

Since then, a great deal of change has occurred in Japan. - O zamandan beri, Japonya'da büyük bir değişim oldu.

They said the deal was foolish. - Onlar anlaşmanın aptalca olduğunu söyledi.

oldu
O.K
oldu
very well

I can read Chinese fairly well, but I can't write it very well. - Ben Çince'yi oldukça iyi okuyabilirim ama çok iyi yazamam.

We think someone, and we know very well who, used the boss's cup. - Birinin patronun fincanını kullandığını ve kim olduğunu çok iyi bildiğimizi düşünüyoruz.

oldu
well

To my surprise, she spoke English very well. - Benim için sürpriz oldu, o çok iyi İngilizce konuştu.

He got well acquainted with the history of Japan. - O, Japonya tarihine iyice aşina oldu.

oldu
ok, ok
oldu
ws
oldu
of was
oldu
happened to
oldu
well, very well, okay, OK
oldu
agreed

Tom was glad that Mary agreed with him. - Mary kendisiyle aynı görüşte olduğu için Tom memnundu.

We agreed that his actions were warranted. - Onun eylemlerinin haklı neden olduğunu kabul ettik.

oldu
okay

I'm glad you're okay. - İyi olduğuna sevindim.

Do you think she's okay? I don't know. - Onun iyi olduğunu düşünüyor musun? Bilmiyorum.

oldu
done

Get it done as soon as possible. - Mümkün olduğunca kısa sürede onu yaptır.

I thanked him for what he had done. - Yapmış olduğundan dolayı ona teşekkür ettim.

Турецкий язык - Турецкий язык

Определение oldu ! в Турецкий язык Турецкий язык словарь

oldu
Peki, evet, tamam, hay hay, elbette, başüstüne, olur, tabii, memnuniyetle
oldu
Peki, evet, tamam, hay hay, elbette, baş üstüne, olur, tabiî, memnuniyetle