Tom had a hunch that Mary had spent the day reading comic books.
- Tom'un Mary'nin çizgi roman okuyarak günü geçirdiğine dair bir önsezisi vardı.
I spent the whole day reading that novel.
- Bütün günümü o romanı okuyarak geçirdim.
a reading of the current situation.
My father told me not to read a book in my bed.
- Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.
Is she reading a book? Yes, she is.
- O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.
Is she reading a book? Yes, she is.
- O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.
They are reading their newspapers.
- Onlar kendi gazetelerini okuyor.