oben genannt

listen to the pronunciation of oben genannt
Немецкий Язык - Турецкий язык

Определение oben genannt в Немецкий Язык Турецкий язык словарь

obengenannt
adı geçen, anılan
obengenannt
yukarıda adı geçen
Английский Язык - Турецкий язык

Определение oben genannt в Английский Язык Турецкий язык словарь

above
yukarıda

Onlar yukarıdaki katta yaşıyor. - They live on the floor above.

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir. - The above-mentioned mail item has been duly delivered.

above
{s} yukarıdaki

Yukarıdaki bulutlar hızlı ilerledi. - The clouds above moved fast.

Onlar yukarıdaki katta yaşıyor. - They live on the floor above.

above
-e hakim olan
above
önceden anılan
above
tepede
above
-den çok
above
-den üstün
above
anılan
above
altındaki

Bir buzdağının su altındaki parçası su üstündeki parçasından çok daha büyüktür. - The part of an iceberg under the water is much larger than that above the water.

above
üstteki
above
cennette
above
fazla

Bir asırdan fazla bir süre önce, Rusya'daki Tunguska Nehri vadisinin üzerindeki gökyüzünde bir kuyrukluyıldız veya bir göktaşı patladı. Patlamada yüzlerce mildeki milyonlarca ağaç yıkıldı. - More than a century ago, a comet or a meteor exploded in the sky above the Tunguska River valley in Russia. The explosion knocked down millions of trees over hundreds of miles.

Bu kitabı her şeyden fazla seviyorum. - I love this book above all.

above
daha çok

O, onura her şeyden daha çok değer verir. - He values honor above anything else.

above
yukarı

O kesinlikle kırkın yukarısındadır. - She is certainly above forty.

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir. - The above-mentioned mail item has been duly delivered.

above
önce

Her şeyden önce sağlıklı olmak istiyorum. - Above all, I want to be healthy.

Her şeyden önce, sabırlı olun. - Above all, be patient.

above
üzerindeki

Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın. - You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.

Biz ağaçların üzerindeki kuleyi görebiliyoruz. - We can see the tower above the trees.

above
the yukarıki, yukarıdaki, (sayfanın) yukarısında bulunan; daha önceki (bölüm/paragraf/satır/sayfa): The above picture depicts the city
above
yukarıda olan
above
(isim) yukarıda olan şey
above
gökteki
Немецкий Язык - Английский Язык
above
above-mentioned
preceding
aforementioned
foregoing
aforesaid
above-named
afore-remarked
aforenamed
afore-mentioned
afore-noted