o nun

listen to the pronunciation of o nun
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение o nun в Турецкий язык Турецкий язык словарь

onun
O zamirinin tamlayan durumu eki almış biçimi
Турецкий язык - Английский Язык
he s
onun
his

His daughter is eager to go with him anywhere. - Kızı onunla her yere gitmeye hevesli.

His favorite baseball team is the Giants, but he also likes the Lions. - Onun favori beyzbol takımı Devler'dir, fakat o Aslanlar'ı da seviyor.

onun
her

I don't know anything about her family. - Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.

Her hands were as cold as ice. - Onun elleri buz kadar soğuktu.

onun
its

No definition of poetry is adequate unless it be poetry itself. - Onun kendisi şiir olmadıkça, şiirle ilgili hiçbir tanım yeterli değildir.

The eye of a hurricane is its center. - Bir kasırganın gözü onun merkezidir.

onun
hers

We compared his work with hers. - Biz onun işini onunkilerle karşılaştırdık.

She was advised by him not to go there by herself. - Onun tarafından oraya tek başına gitmemesi tavsiye edildi.

onun
thereof
onun
his; her; its
o nun

    Турецкое произношение

    ō nʌn

    Произношение

    /ˈō ˈnən/ /ˈoʊ ˈnʌn/
Избранное