Tom gerçek dışı oluyor.
- Tom is being unrealistic.
Onun teorisi kesinlikle gerçek dışı.
- His theory was absolutely unrealistic.
O gerçekçi olmayan standartlara sahip.
- He has unrealistic standards.
Erkeklerin kadınların nasıl görünmesi gerektiği hakkında gerçekçi olmayan beklentileri var.
- Men have unrealistic expectations about how women should look.