Düzgün bir şekilde eğitilirse müzikal yetenek geliştirilebilir.
- Musical talent can be developed if it's properly trained.
Ben bir Amerikan müzikali gördüm.
- I saw an American musical.
Ben müzikle ilgili değilim ama duşta şarkı söylemeyi severim.
- I am not musical, but I like to sing in the shower.
Ben müzikle ilgili değilim ama duşta şarkı söylemeyi severim.
- I am not musical, but I like to sing in the shower.
Müziksever bir aileden mi geldin?
- Did you come from a musical family?
Onlar müziksever bir aileden mi geliyorlar?
- Do they come from a musical family?
Trompet müzikal bir enstrümandır.
- The trumpet is a musical instrument.
Müzik evrensel bir dildir.
- Music is a universal language.
Herhangi bir müzik enstrümanı çalabiliyor musun?
- Can you play any musical instruments?
Trompet müzikal bir enstrümandır.
- The trumpet is a musical instrument.
Tom nota okumayı bilmiyordu.
- Tom didn't know how to read music.
Müzik notalar arasındaki sessizliktir.
- Music is the silence between the notes.
Müzik hayatımızı hava gibi çevreler.
- Music surrounds our lives like air.
Tom is musically talented as well.
- Tom is also musically talented.
Tom is musically talented as well.
- Tom is musically talented, too.
... is music. That all the forces of the universe are nothing but different musical notes on ...
... particles, nothing but higher vibrations, higher musical notes of a vibrating string. ...