Tom mırıldanmaya başladı.
- Tom started mumbling.
Tom kendi kendine bir şeyler mırıldanıyordu.
- Tom was mumbling something to himself.
Tom kendi kendine mırıldanıyordu.
- Tom was mumbling to himself.
O çok gevelemese onu daha iyi anlayabilirim.
- I could understand her better if she didn't mumble so much.
İnsanlar çok gevelediğimi söylüyor.
- People say I mumble a lot.
Utangaç mürit onun cevabını mırıldandı.
- The shy disciple mumbled his answer.
Tom nefesinin altında bir şeyler mırıldandı.
- Tom mumbled something under his breath.
O çok gevelemese onu daha iyi anlayabilirim.
- I could understand her better if she didn't mumble so much.
O çok gevelemese onu daha iyi anlayabilirim.
- I could understand him better if he didn't mumble so much.
... recently was mumbling unicef we started this his campaign by selling the ...
... your phone and it's, like, mumbling, and you don't understand -- you thought it was great ...