Adam hareketsiz yatıyordu.
- The man lay motionless.
Mary başıyla hafif bir hareket yaptı.
- Mary made a slight motion with her head.
Önerge oy birliği ile kabul edildi.
- The motion was approved unanimously.
Önerge açık oylamayla kabul edildi.
- The motion was carried by a show of hands.
O, ayağa kalkmam için eli ile işaret etti.
- He motioned me to stand up.
Kenara çekilmem için polis bana işaret etti.
- The patrolman motioned me to pull over.
Tom sınıfta bir parti olması için teklifte bulundu.
- Tom made a motion that the class should have a party.
He motioned for me to come closer.
The motion to amend is now open for discussion.