O, kendi borçlarını ödemek zorunda kaldı. - He had to pay his own debts.
O, kendi borçlarını ödemek zorunda kaldı.
He had to pay his own debts.
Tom son derece borçlu olduğunu kimsenin bilmesini istemiyordu. - Tom didn't want anyone to know that he was deeply in debt.
Tom son derece borçlu olduğunu kimsenin bilmesini istemiyordu.
Tom didn't want anyone to know that he was deeply in debt.