mittagszeit

listen to the pronunciation of mittagszeit
Английский Язык - Турецкий язык

Определение mittagszeit в Английский Язык Турецкий язык словарь

lunchtime
öğle

Bugün öğle yemeği vakti, ailedeki bir cenaze nedeniyle alışıldık restoranımız kapalıydı. - At lunchtime today, our usual restaurant was closed because of a funeral in the family.

Neredeyse öğle vakti. Neden bir lokma yemek için durmuyoruz. - It's nearly lunchtime. Why don't we stop to have a bite to eat?

lunch break
öğle arası
lunchtime
öğlen vakti
lunchtime
yemek vakti
noonday
öğleyin
lunchtime
öğlen vakti, yemek vakti
noon time
öğle zamanı
noonday
öğle vakti
lunch break
öğle tatili
noonday
öğle
noonday
(isim) öğle vakti
Немецкий Язык - Английский Язык
lunchhour
lunchtime
noonday
lunch break
noon time
um die Mittagszeit
at midday
um die Mittagszeit
at lunchtime
um die Mittagszeit (herum)
around midday