O çalışırken bir kaza yaptı.
- She had an accident while working.
O çalışırken bir kaza yaptı.
- He had an accident while working.
Bu keşif tamamen rastlantıydı.
- That discovery was quite accidental.
Petrolün keşfi şanslı bir rastlantıydı.
- The discovery of oil was a lucky accident.
Tom kazara USB'sini çöpe attı.
- Tom accidentally threw his thumb drive into the garbage.
Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti.
- Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.
Karşılaşmamız oldukça raslantıydı.
- Our meeting was quite accidental.
Çok sıkıntımız vardı.
- We've had a lot of adversity.
O sıkıntıyla karşılassa bile gülümsemeyi sürdürür.
- She carries on smiling even in the face of adversity.
Ben onun hakkında tamamen tesadüfen öğrendim.
- I only found out about it purely by accident.
Tesadüfen onunla karşılaştım.
- I met her by accident.
Güçlüklerle cesaretle yüzleş.
- Face adversity with courage.