Onun evindeki farelerden kurtulduk.
- We got rid of the mice in his house.
Fareler ekmeğin bir kısmını yedi.
- The mice ate some of the bread.
Onun evindeki farelerden kurtulduk.
- We got rid of the mice in his house.
Beyaz ya da siyah olsun, fareleri kovalayan bir kedi iyi bir kedidir.
- Whether it's white or black, a cat that chases mice is a good cat.
Bir kedi bir fareyi kovaladı.
- A cat ran after a mouse.
Şahin bir fare yakaladı.
- The hawk caught a mouse.
Bir fare çekingen bir yaratıktır.
- A mouse is a timid creature.
Captain Higgins moused the hook with a bit of marline to prevent the block beckets from falling out under slack.
... mice, trackpads, joysticks, game controllers, and more. ...