We were afraid that we might be hit by a bullet, so we ran downstairs.
- Biz bir mermi tarafından vurulabileceğimizden korkuyorduk, bu yüzden aşağıya koştuk.
A doctor tried to remove the bullet from his back.
- Bir doktor, onun sırtındaki mermiyi çıkarmaya çalıştı.
Sami collected the shell casings.
- Sami mermi kovanlarını topladı.
Sami picked up the used shell casings.
- Sami kullanılmış mermi kovanlarını aldı.
The police found a cartridge case next to the body.
- Polis cesedin yanında bir mermi kovanı buldu.
I don't waste rounds.
- Boşa mermi harcamıyorum.
Fadil fired a couple of rounds.
- Fadıl birkaç mermi ateşledi.
The dog went away like a shot.
- Köpek bir mermi gibi uzaklaştı.
Sami shot two bullets into the head of his wife, Layla.
- Sami, karısı Leyla'yı başından iki mermi ile vurdu .
The police found a cartridge case next to the body.
- Polis cesedin yanında bir mermi kovanı buldu.