On binlerce insan soğuk ve yağmura rağmen Paskalya kutlamasında Papa Francis ile Dindar Kütleye katılmak için pazar sabahı Aziz Petrus Meydanında toplandı.
- Tens of thousands of people gathered in Saint Peter's Square on Sunday morning, despite the cold and the rain, to take part in Solemn Mass with Pope Francis in celebration of Easter.
Einstein kütlenin enerjiye dönüştürülebileceğini ve tersini de gösterdi.
- Einstein showed that mass can be converted into energy and vice-versa.
O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
- He always stands aloof from the masses.
Seyirci kitlesi onu destekledi.
- The mass of the audience supported him.
Massachusetts'te bir adamın, karısının büyükannesi ile evlenmesine izin verilmez.
- In Massachusetts, a man is not allowed to marry his wife's grandmother.
Tom Boston, Massachusetts'de marangoz olarak çalıştı.
- Tom worked as a carpenter in Boston, Massachusetts.
Onların küçük protestosu kitlesel bir gösteriyi tetikledi.
- Their small protest triggered a mass demonstration.
Kitlesel imha hayali kuran insanlar, toplumun faydalı bir şey üretmemiş olduğunu düşünüyor.
- People who dream of mass destruction think that society hasn't constructed anything worthwhile.
Seri imalat birçok ürünün fiyatını düşürdü.
- Mass production reduced the price of many goods.
Bu bir toplu ayaklanmadır.
- This is a mass uprising.
Kitlesel imha hayali kuran insanlar, toplumun faydalı bir şey üretmemiş olduğunu düşünüyor.
- People who dream of mass destruction think that society hasn't constructed anything worthwhile.
On binlerce insan soğuk ve yağmura rağmen Paskalya kutlamasında Papa Francis ile Dindar Kütleye katılmak için pazar sabahı Aziz Petrus Meydanında toplandı.
- Tens of thousands of people gathered in Saint Peter's Square on Sunday morning, despite the cold and the rain, to take part in Solemn Mass with Pope Francis in celebration of Easter.
Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.
- The massive flood paralyzed the local transportation network.
Aptal yığınlar Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyorlar.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
After all, muscle maniacs go ga ga over mass no matter how it's presented.
Can we this quote? Coleridge — But mass them together and they are terrible indeed.
A deep mass of continual sea is slower stirred to rage.
Night closed upon the pursuit, and aided the mass of the fugitives in their escape.
He had spent a huge mass of treasure.