Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Немецкий Язык - Турецкий язык
Определение mündung в Немецкий Язык Турецкий язык словарь
- [die] (ırmak/silah) ağız
- en {mündung} e (ırmak, silah) ağız; tüfek namlusu
- çıkış yeri
- haliçe
- çıkıt
Английский Язык - Турецкий язык
Определение mündung в Английский Язык Турецкий язык словарь
- mouth
- giriş ağzı
- embouchure
- nefesli çalgıların ağızlığı
- mouth
- zırlamak
- embouchure
- nehir ağzı
- embouchure
- {i} ağız kısmı
- embouchure
- {i} çalgıyı ağıza yerleştirme şekli
- embouchure
- nefesli sazın ağıza yerleştirilme sekli
- embouchure
- {i} ağız
- embouchure
- top ağzı
- embouchure
- vadinin ovaya açılan ağzı
- embouchure
- nefesli sazlann ağızlığı
- mouth
- {f} dudaklarını oynatarak (bir şey) söyler gibi yapmak
- mouth
- {i} haliç
- mouth
- {f} söylemek
Söylemek istediğin şeyin sessizlikten daha iyi olduğundan emin değilsen ağzını açma.
-Don't open your mouth if you are not certain that what you want to say is better than silence.
Tom bir şey söylemek için ağzını açtı ama Mary sözünü kesti.
-Tom opened his mouth to say something, but Mary interrupted him.
- mouth
- {f} dudak bükmek
- mouth
- {i} giriş yeri
- mouth
- (isim) ağız, haliç, surat asma
Связанные Термины
Немецкий Язык - Английский Язык
Определение mündung в Немецкий Язык Английский Язык словарь
- orifice
- stream outlet
- river mouth
- mouth of a river
- mouth
- embouchure
- outfall
- debouche
- Mündung (Schusswaffe)
- muzzle (gun)
- Mündung (einer Quelle)
- head (of a well)