I want to see the director of the company.
- Şirketin müdürüyle görüşmek istiyorum.
The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
- Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
After fifteen years at a building firm, Bill Pearson was given the responsible position of area manager.
- Bir inşaat şirketinde on beş yıldan sonra, Bill Pearson'a sorumlu bölge müdürü pozisyonu verildi.
Tom persuaded the store manager to give him back his money.
- Tom, mağaza müdürünü parasını ona geri vermesi için ikna etti.
Newton became Warden of the Royal Mint in 1696. He became Master of the Royal Mint in 1699.
- 1696'da Newton darphane müdürü oldu. 1699'da darphane öğretmeni oldu.
Tom was a prison warden for three years.
- Tom üç yıldır bir hapishane müdürüydü.
Newton became Warden of the Royal Mint in 1696. He became Master of the Royal Mint in 1699.
- 1696'da Newton darphane müdürü oldu. 1699'da darphane öğretmeni oldu.
Tom was transferred to the head office in Boston.
- Tom Boston'daki genel müdürlüğe transfer edildi.
Tom was named the head of the organization after the director retired.
- Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.
The principal came in after the teacher.
- Okul müdürü, öğretmenden sonra içeri geldi.
The principal assured me of her honesty.
- Okul müdürü onun dürüstlüğü konusunda beni ikna etti.