Tom stopped struggling.
- Tom mücadele etmeyi durdurdu.
We always had to struggle.
- Hep mücadele etmek zorundaydık.
Why do I always need to struggle with such problems?
- Neden her zaman bu tür sorunlarla mücadele etmek gerekiyor?
Why do I always need to struggle with such problems?
- Neden her zaman bu tür sorunlarla mücadele etmek gerekiyor?
You don't have to struggle.
- Mücadele etmek zorunda değilsin.
Doctors suggest drugs to fight diseases.
- Hastalıklarla mücadele etmek için doktorlar ilaçlar öneriyor.
Tom is ready for a fight.
- Tom mücadele etmek için hazırdır.