Tom görünüş biçimini çok önemsiyor.
- Tom cares a lot about the way he looks.
Görünüşü hakkında duyarlıdır.
- She is sensitive about her looks.
Bu köpeğe kim bakıyor?
- Who looks after this dog?
Tom her zaman bir saat takardı, ama şimdi o sadece akıllı telefonuna bakıyor.
- Tom used to always wear a watch, but now he just looks at his smart phone.
Bence herkes biraz pişmanlık ile kendi çocukluğuna geri bakar.
- I think everyone looks back on their childhood with some regret.
O, gazetelere genellikle kahvaltıdan önce bakar.
- He usually looks through the newspapers before breakfast.
His charm and good looks accounted for much of his popularity in the polls.