like me

listen to the pronunciation of like me
Английский Язык - Турецкий язык
bencileyin
like that
o şekilde

Patrona o şekilde karşı çıkman bayağı büyük cesaretti. - It was pretty ballsy of you to stand up to the boss like that.

Karlı bir yolda direksiyonu o şekilde çevirirsen, kayarsın. - If you whip the steering wheel around like that on a snowy road, the car is going to go into a slide.

like this
işte böyle
like that
işte böyle
like that
bunun gibi

Biraz şekerleme ve bunun gibi, ben bir papatya gibi tazeyim. - A little nap and, just like that, I'm as fresh as a daisy.

Bunun gibi bir şey bulmak istiyorum. - I wanna find something like that.

like that
öyle

Ben asla öyle bir şey duymadım. - I never heard anything like that.

Ben asla öyle bir şey söylemezdim. - I would never say anything like that.

like that
şöyle
like this
böyle

Ben böyle bir şapka almakla ilgileniyorum. - I am interested in getting a hat like this.

Böyle bir sözlükte buzdolabı ile ilgili en az iki cümle olmalıdır. - In a dictionary like this one there should be at least two sentences with fridge.

like this
bunun gibi

Tatoeba'ya bunun gibi bir cümle ekleyemem. - I cannot add a sentence like this to Tatoeba.

Hiç bunun gibi bir şey gördün mü? - Have you ever seen anything like this?

like this
bu şekilde

Bunu bir daha asla bu şekilde yapma! - Never ever do it like this again!

İncil bunu bu şekilde yazmıştır. - The Bible has it written like this.

like that
böyle

Bütün öğretmenler böyle davranmaz. - Not all teachers behave like that.

Sen benimle nasıl böyle konuşabilirsin? - How dare you speak to me like that?

like this
hoş bu
like us
bizim gibi
like you
senin gibi

senin gibi birini istiyorum.

Keşke senin gibi şarkı söyleyebilsem. - I wish I could sing like you do.

Senin gibi bir kız arıyorum. - I've been looking for a girl like you.

Английский Язык - Английский Язык

Определение like me в Английский Язык Английский Язык словарь

like that
Quickly; unexpectedly

He was playing in the yard and, then, like that, he was gone.

like that
Used to indicate agreement with another speaker's statement

And then the truck turned, the box fell out the back, and the truck just kept going. / Yea, like that..

like that
in the same way as that; similar to that
like this
similar to that thing or person; so, thus, in this manner
like me

    Турецкое произношение

    layk mi

    Произношение

    /ˈlīk ˈmē/ /ˈlaɪk ˈmiː/

    Видео

    ... also control freaks, but they're control freaks like me. We want to be people with the ultimate ...
    ... like me talking warmly about TPMs. After all, these are the technologies that make it possible ...
Избранное