lifetime; mortal existence

listen to the pronunciation of lifetime; mortal existence
Английский Язык - Турецкий язык

Определение lifetime; mortal existence в Английский Язык Турецкий язык словарь

being
{i} olma

İnsanoğlu genellikle iyi olmak ister fakat her zaman çok iyi ve sakin değil. - On the whole human beings want to be good, but not too good and not quite all the time.

Hiç kimse futbolcu olmadan bir futbol takımının teknik direktörü olamaz. - Nobody can be a head coach of a soccer team without being a soccer player.

being
yaşam

İnsanlar hayatı anlamak için değil, yaşamak için yaratılmıştır. - Human beings are not made to understand life, but to live it.

Yaşaması konusunda hiçbir umut yok - There is no hope of his being alive.

being
vücut
being
oluş

Tüm dünya bir sahnedir, insanlar da yalnızca birer oyuncu. Sahneye girer, çıkarlar ve zamanları boyunca yedi dönemden oluşan birçok oyun sergilerler. - All the world is a stage, and all the men and women merely players. They have their exits and their entrances, and one man in his time plays many parts, his acts being seven ages.

O takımı kimin oluşturduğunu biliyor musun? - Do you know who brought that team into being?

being
mevcudiyet
being
varlık

İnsan mantıklı bir varlıktır. - Man is a rational being.

Biyolojik bir varlık olarak insan hayvan dünyasına aittir. - Human as a biological being belongs to the animal world.

being
mahluk
being
canlı/yaşam
being
Tanrı

İnsanoğlu Tanrı'nın suretinde yaratılmıştır. - Human beings were created in God's image.

being
var olan şey
being
beser
being
be ol
being
Supreme Being Allah
being
{i} yapı

Bizim roket yapılıyor. - Our rocket is being built.

Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar. - As a result, people have got so used to being paid this way that they're uncomfortable with any other.

being
{i} varoluş
being
{i} insan

İnsanoğlu değiştikçe dil de değişir. - Language changes as human beings do.

Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir. - All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.

being
Cenabıcall into being yaratmak
Английский Язык - Английский Язык
being
lifetime; mortal existence
Избранное