Определение ldap url в Английский Язык Турецкий язык словарь
- behaviour
- {i} davranış
Apaçık ortadadır ki, insan davranışları çevre için radyasyondan daha tehlikelidir.
- It's evident that human behaviour is more dangerous for the environment than radiation.
Onun davranışı genç bir kız için normal değil.
- Her behaviour isn't normal for a young girl.
- behaviour
- {i} hareket tarzı
- behaviour
- hal
- behaviour
- davranım
- contributor
- katılımcı
Cümleleri etiketlemek için en azından gelişmiş katılımcı olmak zorundasın.
- In order to tag sentences, you must, at least, be an advanced contributor.
Tatoeba katılımcıları uyuyor mu?
- Do Tatoeba contributors sleep?
- contributor
- yardım yapan kimse
- contributor
- (Bilgisayar) katkıda bulunan
Bu ID ile geçen cümleler Tatoeba Projesine katkıda bulunanlar tarafından eklenen cümlelerdir.
- Sentences past this ID are sentences added by contributors of Tatoeba Project.
Başka katkıda bulunanlar vardı.
- There were other contributors.
- behaviour
- tavır
- behaviour
- hareket
- behaviour
- {i} tutum
Çocuğun okul arkadaşlarına karşı davranışı ve tutumu ibret vericiydi.
- The child's behaviour and attitude towards his fellow students was exemplary.
- behaviour
- (Tıp) Davranış, başalarıyla kurulan ilişki, psikolojik anlamda, bir organizmanın bulunduğu çevredeki durumuna göre aldığı vaziyet
- behaviour
- i., İng., bak. behavior
- contributor
- {i} bağışçı
- contributor
- (isim) katkıda bulunan kimse, iştirakçi, makale gönderen kimse, yazar
- contributor
- {i} katkıda bulunan kimse
