Onun dün söylediği geçen hafta söylediği ile birbirini tutmuyor.
- What he said yesterday is not consistent with what he had said last week.
Geçen akşam neden beni aramadın?
- Why didn't you call me yesterday evening?
Bugün dünkünden daha fazla bulutlar var.
- There are more clouds today than yesterday.
Hasta dünkü durumuyla hemen hemen aynı.
- The patient is much the same as yesterday.