langte hin

listen to the pronunciation of langte hin
Английский Язык - Турецкий язык

Определение langte hin в Английский Язык Турецкий язык словарь

passed
{f} geç

Ne kadar zaman geçtiğini söyleyemem. - I cannot say how much time passed.

Test sürüşünü geçtikten sonra bir araba aldı. - After she had passed her driving test, she bought a car.

handed
uzatılmış
passed
(Bilgisayar) geçti

Gemi köprünün altından geçti. - The ship passed under the bridge.

Gemi Panama Kanalından geçti. - The ship passed through the Panama Canal.

passed
geçmiş

Kendimden geçmiş olmalıyım. - I must have passed out.

Günler haftaları, haftalar ayları kovaladı ve biz ne olduğunun farkına bile varmadan başka bir yıl daha geçmiş oldu. - Days turned into weeks, weeks turned into months and, before we knew it, another year had passed.

handed
elli
handed
{f} uzat

Tom sözleşmeyi Mary'ye uzattı. - Tom handed the contract to Mary.

Sınav kâğıtlarını öğretmene uzattım. - I handed the examination papers in to the teacher.

handed
getirilen
passed
geçen

Annesi geçen yıl öldü. - Her mother passed away last year.

Yapraklar her geçen gün kırmızıya döndü. - The leaves turned red as the days passed.

handed
eli olan
handed
el ile kullanıma uygun
Немецкий Язык - Английский Язык
was sufficient
handed
passed
sufficed
was enough
langte hin
Избранное