Lincoln was glad the celebrations were over.
- Lincoln kutlamaların bittiğine memnundu.
We should have a celebration, Tom.
- Kutlama yapmalıyız, Tom.
They held a congratulatory banquet.
- Onlar bir kutlama ziyafeti düzenledi.
Jews don't celebrate the holocaust, they commemorate it.
- Yahudiler soykırımı kutlamazlar, onu anarlar.
I called up my friend to congratulate him on his success.
- Başarısını kutlamak için arkadaşımı aradım.
Tom congratulated Mary for her driving test.
- Tom Mary'yi sürüş testi için kutladı.
We celebrate Christmas every year.
- Biz her yıl Noel'i kutlarız.
Republic Day is celebrated on the twenty-sixth of January.
- Cumhuriyet Bayramı yirmi altı Ocakta kutlanır.
My friends celebrated my birthday.
- Arkadaşlarım benim doğum günümü kutladılar.
India's Independence Day is celebrated on the fifteenth of August.
- Hindistan'ın Bağımsızlık Günü, Ağustosun on beşinde kutlanıyor.