kurzweilig

listen to the pronunciation of kurzweilig
Английский Язык - Турецкий язык

Определение kurzweilig в Английский Язык Турецкий язык словарь

entertaining
eğlendirici
amusing
{s} eğlenceli

Bu kitap, o kitaptan daha az eğlenceli değil. - This book is not less amusing than that one.

Onunla olmak eğlenceli. - She is amusing to be with.

amusing
ahenkli
amusing
eğlendirerek
amusing
güldürücü
entertaining
izaz
entertaining
ahenkli
entertaining
eğlence

Sarhoş insanlar çok eğlencelidir. - Drunk people are so entertaining.

Bu oyun çok eğlenceli. - This game is very entertaining.

entertaining
eğlendirme

O, yabancı misafirleri eğlendirmekten sorumludur. - He is in charge of entertaining the foreign guests.

amusing
şaka yapan
amusing
hoş
amusing
zarif
amusing
{f} eğlendir

Çocuklarına eğlendirici bir hikaye anlattı. - She told her children an amusing story.

Dedektif hikayeleri eğlendirici. - Detective stories are amusing.

amusing
{s} komik

Çok anlamlı sözcük grupları genelde komik çevirilere neden olur. - Ambiguous phrases in general lead to amusing interpretations.

Ayyaşlar genellikle oldukça komiktirler. - Drunkards are often quite amusing.

amusing
eğlendirici

Dedektif hikayeleri eğlendirici. - Detective stories are amusing.

Çocuklarına eğlendirici bir hikaye anlattı. - She told her children an amusing story.

amusing
{s} eğlendirici; oyalayıcı; güldürücü
amusing
{s} gülünç
entertaining
düşün/ağırla/eğlendir
Немецкий Язык - Английский Язык
amusing
entertaining
a romp of a …