Bu kitap kahramanın aşılmaz olasılıkları fethettiğini görür ve günü kurtarır.
- This book sees the protagonist conquer insurmountable odds and save the day.
Onlar oldukça kötü olasılıklar.
- Those are pretty bad odds.
Repliklerini öğrendin mi?
- Have you learned your lines?
Tom'la birlikte sınıfların var mı?
- Do you have classes with Tom?
Tom korkunç bir ağrısına rağmen bugün bütün sınıflarına öğretti.
- Tom taught all his classes today, even though he had a terrible headache.
Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş.
- The playground is divided into three areas by white lines.
Harita üzerindeki mavi çizgiler nehirleri gösterir.
- Blue lines on the map designate rivers.
O, ihtimalleri yendi ve başarılı oldu.
- He beat the odds and was successful.
Tom ihtimallerin farkındadır.
- Tom is well aware of the odds.
Is it the right place to sign up for foreign language courses?
- Ist das der richtige Ort um sich für fremdsprachliche Kurse einzuschreiben?
Please send details of these courses.
- Bitte sende Einzelheiten von diesen Kursen.