Tom doesn't like clubs where there is loud music.
- Tom yüksek sesli müziğin olduğu kulüpleri sevmiyor.
These golf clubs are for sale.
- Bu golf kulüpleri satılıktır.
This club is fearfully dull. The dance floor is empty and the smoking patio is packed.
- Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.
Tom can't get a drink in this club because he's underage.
- Tom reşit olmadığı için bu kulüpte bir içki içemez.
Hats aren't allowed to be worn inside the clubhouse.
- Kulüp binasında şapka giyilmesine izin verilmiyor.