Biz düzeltici önlemleri uygulamalıyız.
- We must apply corrective measures.
Düzeltici lenslere ihtiyacım var.
- I need corrective lenses.
Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.
- He is busy correcting test papers.
Shishir son zamanlarda bir sürü cümle düzeltmektedir.
- Shishir has been correcting a lot of sentences lately.
Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.
- He is busy correcting test papers.
Shishir son zamanlarda bir sürü cümle düzeltmektedir.
- Shishir has been correcting a lot of sentences lately.