korda

listen to the pronunciation of korda
Турецкий язык - Английский Язык

Определение korda в Турецкий язык Английский Язык словарь

kor
{i} coal
kor
{i} ember

She walked barefoot over the hot embers. - O, sıcak korlar üzerinde çıplak ayakla yürüdü.

kor
(Tıp) heart

It's not for the faint of heart. - Bu, korkaklara göre değil.

I have horrible heartburn. - Bende korkunç mide yanması var.

kor
cinder, ember
kor
mil. corps
kor
cinder
kor
alarm

I found that very alarming. - Onu çok korkutucu buldum.

She gave a small cry of alarm and fled to the bathroom. - O küçük bir korku çığlığı attı ve banyoya kaçtı.

kor
igneous
kor
dull

This club is fearfully dull. The dance floor is empty and the smoking patio is packed. - Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.

Английский Язык - Английский Язык
British filmmaker (born in Hungary) (1893-1956)
Sir Alexander Korda
orig. Sándor Laszlo Kellner born Sept. 16, 1893, Pusztatúrpásztó, Hung. died Jan. 23, 1956, London, Eng. Hungarian-born British film director and producer. He worked as a journalist in Budapest, where he founded a film magazine and, in 1917, became manager of the Corvin movie studio. He left Hungary in 1919 to make several films in Berlin, then went to Hollywood, where he directed movies such as The Private Life of Helen of Troy (1927). After moving to England in 1931, he founded London Film Productions. He helped develop Britain's film industry, directing and producing successful films such as The Private Life of Henry VIII (1933), Catherine the Great (1934), The Scarlet Pimpernel (1935), and Rembrandt (1936), and producing The Third Man (1949), Summertime (1955), and Richard III (1955). In 1942 he received the first British knighthood conferred on someone in the film industry
kor
an ancient Hebrew unit of capacity equal to 10 baths or 10 ephahs
kor
an ancient Hebrew and Phoenician unit of measure of capacity
Турецкий язык - Турецкий язык
Tahta kurusu
KOR
(Osmanlı Dönemi) Askeriyede kolordu
KOR
(Osmanlı Dönemi) t. Her tarafı iyice yanıp içine kadar ateş hâline gelmiş kömür veya odun parçası
kor
Kolordu kelimesinin kısaltması: Korgeneral
kor
çukur
kor
İyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür veya odun parçası
kor
Büyük acı, üzüntü, sıkıntı, dert: "Kimseye göstermedikleri bir kor yanar içlerinde."- Ç. Altan
kor
Ateş
kor
Kırmızı
kor
Kırmızı: "Gül tenli, kor dudaklı, kömür gözlü, sürmeli."- Y. K. Beyatlı
kor
Büyük acı, üzüntü, sıkıntı, dert
korda
Избранное