Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Bilinen bir hata bilinmeyen bir gerçekten daha iyidir.
- A known mistake is better than an unknown truth.
Bilişimsel dil bilimi eğitimi yapmak için çeşitli dilleri bilmek gerekli, ancak, insan bilgisayarların kullanımı da bilmelidir.
- In order to study computational linguistics it's necessary to know various languages, however, one also has to be familiar with the use of computers.
Ben tam saati bilmek istiyorum.
- I'd like to know the exact time.
Tom Mary'yi daha iyi tanımak istiyor.
- Tom wants to get to know Mary better.
Bu dağı tanımak istiyorum.
- I want to know about this mountain.
Dil öğrenmenin en zor kısmı kelime bilgisini ezberlemektir.
- The hardest part of learning a language is knowing the vocabulary by heart.
Formülleri ezberlemek yeterli değil. Onların nasıl kullanılacağını bilmen gerek.
- It's not enough to memorize the formulas. You need to know how to use them.
Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir.
- His name is known to everyone in this town.
Firma, yüksek kaliteli ürünleriyle bilinmektedir.
- The firm is known for its high-quality products.
Sami iyi tanınan bir avukat tuttu.
- Sami hired a well known attorney.
Bir sosyete moda toplumda iyi tanınan ve sosyal faaliyetlere ve eğlenceye düşkün bir kişidir.
- A socialite is a person who is well known in fashionable society and is fond of social activities and entertainment.
Satranç oynamayı biliyor musun?
- Do you know how to play chess?
Mahjong oynamayı biliyor musun?
- Do you know how to play mahjong?
Onların kızgın olduğunu anlamak için Fransızca anlamama gerek yoktu.
- I didn't need to understand French to know that they were angry.
Bilmek, anlamakla aynı değildir.
- Knowing is not the same as understanding.
Seni güvende olacağın bir yere götürmek istiyorum.
- I want to get you someplace where I know you'll be safe.
O hem Japonya'da hem de Amerika'da iyi tanınmaktadır.
- She is well known both in Japan and in America.
O sadece Hindistan'da değil aynı zamanda Çin'de de iyi tanınmaktadır.
- She is not only well known in India, but is also well known in China.
Tom'un seni görmekten hoşlanacağını biliyorum.
- I know Tom would love to see you.
Beni görmek istemeyeceğini bilmeliydim.
- I should've known you wouldn't want to see me.
Tom yaşamak için uzun zamanı olmadığını biliyor.
- Tom knows he doesn't have long to live.
Tom, Mary'nin nerede yaşamak istediğini bilmiyordu.
- Tom didn't know where Mary wanted to live.
San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür.
- San Francisco is known for its fog and its hills among other things.
Firma, yüksek kaliteli ürünleriyle bilinmektedir.
- The firm is known for its high-quality products.
Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
- The past can only be known, not changed. The future can only be changed, not known.
Babanın nereye gittiğini biliyor musun?
- Do you know where your father went?
Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum.
- I know that you're a teacher.
Tom Bostonda yaşayan bir adam tanıyor.
- Tom knows a man who lives in Boston.
Onlar, Tom'un gençliğinde hangi zorlukları yaşadığını bilmiyorlar.
- They don't know what difficulties Tom went through in his youth.
Tom, Mary'nin yaz tatilini nerede geçirmek istediği bilmiyor.
- Tom doesn't know where Mary wants to spend her summer vacation.
Tom, Mary'nin yaz tatilini nerede geçirmek istediğini bilmiyordu.
- Tom didn't know where Mary wanted to spend her summer vacation.
O, ülkemizde iyi tanınmıştır.
- He is well known in our country.
O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
- She's well known as a singer.
I know your mother, but I’ve never met your father.
I won’t lend you any money. You would never pay me back; I know you.
And Adam knew Eve his wife; and she conceived, and bare Cain, and said, I have gotten a man from the LORD.
She knows chemistry better than anybody else.
Do you know that Michelle and Jack are getting divorced? ― Yes, I know.
I want to know who's coming with us.
- I want to know who is coming with us.
You are old enough to know better.
- You're old enough to know better.
... the internet for as long as I've known you. ...
... also known as poop ...