Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

kilitsiz

listen to the pronunciation of kilitsiz
Турецкий язык - Английский Язык
unlocked

Tom found his bedroom unlocked. - Tom yatak odasını kilitsiz buldu.

His bicycle was stolen because he left it unlocked. - Onu kilitsiz bıraktığı için onun bisikleti çalındı.

lacking a lock, without a lock
kilit
lock

Every door in the house is locked. - Evdeki her kapı kilitlidir.

Really? I had locked it up before I went out. - Gerçekten mi? Ben gitmeden önce onu kilitlemiştim.

kilitsiz küreksiz
unlocked, open
kilit
closure
kilit
lynchpin
kilit
(Askeri,Teknik) detent
kilit
fastening
kilit
{i} locking

Why are you locking the door? - Neden kapıyı kilitliyorsun?

Locking all the doors, I went to bed. - Bütün kapıları kilitledim, yatmaya gittim.

kilit
fastener
kilit
clevis, shackle
kilit
key

Tom was afraid that they'd lock him up and throw away the key. - Tom onların onu kilitlemelerinden ve anahtarı atmalarından korkuyordu.

Jim turned the key in the lock. - Jim kilitin içinde anahtarı çevirdi.

kilit
lock; padlock
kilit
lock, padlock; shackle
Турецкий язык - Турецкий язык
Kilidi olmayan
Kilitlenmemiş
kilitsiz küreksiz
Açık, kilitlenmemiş
Kilit
sanga
Kilit
gora
Kilit
zanga
Kilit
suser
Kilit
(Osmanlı Dönemi) MIHSAL
Kilit
kupli
kilit
Bir yanı değirmi, öbür yanına demir çubuk geçirilmiş olan yarım halka
kilit
Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti: "Sonunda kapının kilidi göz yaşlarıma dayanamadı."- Y. Z. Ortaç
kilit
Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti
kilit
Atların alnından alt çenesine uzanan beyazlık